14 Eylül 2015 Pazartesi

Cizreli Halime Nine, harabeye dönen evini terk etmiyor

Cizre ‘de 9 gün süren  devlet terörünün hedeflerinden biri,  80  yaşındaki Halime Nine'nin eviydi. Akli dengesi yerinde olmayan ve tek başında yaşayan Halime Nine'nin  gecekondusu,  jandarma karakolundan atılan roketle  yerle bir edildi ancak o, yıkımlar içinde çayını demlemeye devam ediyor!

9 gün süren sıkıyönetime, devlet terörüne karşı büyük bir direniş sergileyen Cizre halkı, katledilen evlatlarından 16'sını toprağa verdikten hemen sonra,  Şırnak Valiliği tarafından alınan  sokağa çıkma yasağı ile karşı karşıya kaldı. Sıkıyönetim ilanına, tüm gece sokakları terk etmeyerek tepki gösteren halk, yasağın tekrar  kaldırılmasıyla harabeye dönen evlerini onarmak için tekrar iş başına döndü.

HALİME NİNE
Devlet terörünün en çok vurduğu Nur Mahallesi'nde, onarımın çok da kolay olmayacağı görülüyor. 9 gün boyunca evleri tarayan özel harekat timleri, ateş altında tuttuğu evleri  kullanılmaz hale getirdi. Evi kullanılamaz hale gelenlerden biri de, Özgür Sokak'ta tek başına  yaşayan 80 yaşındaki Halime Nine oldu.
Akli dengesi yerinde olmayan ve tek başına  yaşayan Halime Nine'nin gecekondusu, jandarma karakolundan atılan roketle yerle bir oldu.
Kapısının kalmadığı ve ön tarafının tamamen kullanılmaz hale geldiği evdeki yıkıntılar arasında yaşam mücadelesi veren Halime Nine, eliyle askeri  gözetleme kulesini işaret ederek, "Onlar yaptı" diyor. 9 gün boyunca susuzluk çeken Halime Nine her şeye rağmen dimdik ayakta ve evini terk etmeye de hiç niyeti yok. Yaşamına kaldığı yerden devam ediyor ve yıkıntılar içinde oturup çayını demlemeye devam ediyor.  

'SON ANDA KURTULDUK; EVİ KÜL ETTİLER'
Nur Mahallesi'nde hedef alınan diğer bir ev ise Doğan ve Aydoğan ailelerine ait. Dört ailenin yaşadığı iki katlı ev,  özel harekatçılar tarafından hem tarandı,  hem de roketle  kullanılmaz hale getirildi. Korkunç gecenin travmasını üzerinden atamayan  ev  sahibi, 4 çocuk annesi Muazzez Doğan, "Evde oturuyorduk.  Allah’tan uyanıktık. Birden yaylım ateşine tutulduk.  Önce yere yatarak kendimizi korumaya çalıştık. Ancak  ardından gaz bombası ve ses bombası da atılmasıyla ölüm pahasına,  çoluk çocuğu  alarak nasıl kaçtığımızı bilmiyoruz. İyi ki de çıkmışız çünkü akabinde roket atarak evi kül ettiler" dedi.
'EVİMİZİ BÜYÜK EMEKLERLE İNŞA ETMİŞTİK'
Evlerini yıllar önce büyük emeklerle inşa ettiklerini anlatan Doğan , tek varlıklarının bu ev olduğunu, onun da yakılmasıyla hiçbir şeylerinin kalmadığını söyledi. Ailesiyle birlikte komşularının evine sığınan  Doğan,  "9 gün   boyunca  susuzluktan ve yemeksizlikten mahvolduk" diyerek, şunları ifade etti:
'ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ'
"Şimdi de evsiz kaldık. Bir de utanmadan sokağa çıkma yasağını bizim güvenliğimiz için verdikleri yalanına dayandırıyorlar. Halkı katletmek mi, güvenlik alma? Utanmadan çıkıp ihtiyaçlarımızı karşıladıklarını söylüyorlar. Bizi rahat bıraksınlar, onlardan başka bir şey istemiyoruz. Ne yapmışız ki, bizi  ateşe verdiniz ,  üzerimize ateş açtınız ? Ne yapmışız? Ne elimizde silah var, ne başka bir şey. Çoluk çocuk, yaşlı demeden katlettiniz.  Allah Erdoğan'ın, Davutoğlu’nun belasını versin! Bu acıyı onların çocuklarına da  yaşatsın. Bunların ne dini var, ne imanı var.  Bizim çektiğimiz acı onlara geri dönsün."
AKP zulmüne asla boyun eğmeyeceklerini, sonuna kadar direneceklerini vurgulayan Doğan, "Bu saatten sonra Erdoğan ne yaparsa yapsın, biz direneceğiz ve Cizre'yi asla terk etmeyeceğiz” dedi. 

ENGELLİ AİLENİN EVİNE ROKET
Evden kendini zor kurtaranlar  arasında Muazzez Doğan’ın engelli ağabeyi Faysal Aydoğan de vardı. Yıllar önce sol ayağını  kaybeden ve ancak protez ile yürüyebilen  Aydoğan, '90'lı yıllarda bile böyle bir vahşeti yaşamadıklarını söyledi.  Oğlunun da engelli olduğunu belirten  Aydoğan, eve roket atıldıktan sonra protezini bile takmaya fırsat bulamadan kaçtığını söyledi. "Yürüyemiyordum. Bir adım attığımda düşüyordum" diyen Aydoğan, "Her taraftan kurşunlar yağıyordu. Ancak canımızı kurtarabildik" diye ekledi. 

'DÜŞMAN ÜLKEYE SALDIRIR GİBİYDİLER'
Yaylım ateşi sonlandığında  sığındıkları ara sokaklardan çıkıp  alev alan eve komşularının yardımıyla müdahale etmeye çalıştıklarını aktaran ve kabus gibi bir gece yaşadıklarını vurgulayan  Aydoğan, "Biz yıllarca devletin zulmünü gördük ama böylesini hiç yaşamadık. Karşısında sanki düşman bir ülke varmış gibi saldırdılar.  Oysa bizim ellimizde ne silah, ne de başka bir şey vardı.  Oy  için  çoluk çocuk demeden bizi katlettiler. Batsın oyları. Gözü dönmüş adamlar bunlar" diye konuştu.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder