25 Eylül 2015 Cuma

Bilgen: Sandık taşıma uygulanırsa darbe tamamlanır!

AKP hükümeti ve Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da 1 Kasım 2015 tarihinde düzenlenecek olan genel seçimlerde HDP'nin oylarını düşürmek için yeni planlar devreye koyduğu tartışılıyor. Kürdistan'ın bazı bölgelerinde sandık kurulmaması ve "taşımalı oy" sisteminin hayata geçirilmesi için girişimlerde bulunuluyor. HDP ile geniş bir kamuoyu ise bunun demokratik ve hukuki olmadığında hemfikir.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ayhan Bilgen, Erdoğan'ın talimatıyla, 1 Kasım'daki genel seçimler için uygulanmak istenen "taşımalı oy" sistemini ANF'ye değerlendirdi.


'SEÇİMİN İTİBARI KALMAZ!'
Bilgen, söz konusu sisteme karar verilmesini, "Bu süreç doğrudan Erdoğan'ın valilerle birlikte yürüttüğü mekanizmaya dönüştü" diye yorumlayarak, şunları ifade etti:
"Seçim kurulları tıpkı '90'larda olduğu gibi bu yönde kararlar almaya zorlanıyor ama anayasal olarak bu kararın sadece Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından verilebildiği biliniyor. Burada bir baskı oluşturmak, bu kararın çıkması için YSK'yi zorlamak galiba onların planı, niyeti. Bugünden, 1 ay sonrasındaki seçimde güvenlik olmayacağına dair iddiayla sandık birleştirme arayışı o şehirlerde nasıl yaşandığına dair soruyu da can yakıcı şekilde sormayı gerektiriyor. Erdoğan'ı tatmin edecek, nihai olarak güvende hissettirecek yol, açık oy-gizli sayım galiba."
Bilgen, Erdoğan'ın, kendisini memnun etmeyen bir sonucun sandıktan çıkmaması için planlar devreye koymasının, Türkiye'deki demokratik teamüllerin ve seçimin itibarının kalmadığını göstereceğine dikkat çekti.

'PUTİN'İN DİLEĞİ İRONİKTİ'
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Erdoğan'a görüşmeleri sırasında seçimler için başarılar dilemesini hatırlatan Bilgen, "Putin, seçimin ne kadar tarafsız seyrettiğine dair ironik bir mesaj vermiş oldu. Erdoğan kendisini başından beri bu sürecin asıl sorumlusu, belirleyeni olarak görüyor. Seçmen de tam aksine, Erdoğan'ın bir tehdit olduğunu görüyor" dedi.
Kürtlerin en zor şartlarda bile her türlü baskıya karşı siyasi iradelerini sandığa yansıtabildiğini belirten Bilgen, şunları kaydetti:

'KÜRTLER İRADELERİNİ YANSITMADA BAŞARILI'
"Kürtler siyasi iradelerini yansıtmayı her zaman başardılar. Tabii AKP tarafından katılımı düşürmeye çalışmak, bıkkınlık yaratmaya çalışmak, büyük bir zahmet ve faturaya dönüştürmek hedefleniyor ama pratikte karşılığının olmasının imkanı yok. İnsanlar son derece duyarlı; hangi niyetle bunun yapıldığının farkındalar. Ters tepeceğini düşünüyorum. Batıdaki oylarımızı da artıracağını düşünüyorum. Çünkü bu planın HDP'yi baraj altında bırakmak için operasyonel olduğu görülüyor. Toplumun buna boyun eğecek psikolojisinin olmadığı da görülüyor.

'DARBE TAMAMLANMIŞ OLUR!'
YSK ilkesel bir karar almadığı sürece, son gün birtakım emrivakiler ile fiili durum oluşturmak mümkün değil. YSK'nin şimdiden ucu açık ilkesel karar alması da seçimleri tümüyle şaibeli hale getirir. Bir yerde seçim yapamıyorsanız, her şeyiniz tartışmalı hale gelmiştir. Toplum şunu fark ediyor; sokaktaki tepkiyi, demokratik gösteriyi-yürüyüşü bile kendisine 'darbe girişimi' olarak okuyan, böyle algılayan ve bunları seçimin, sandığın alternatifi gibi tarif eden Erdoğan, şimdi neredeyse seçimi, sandığı da yok sayan; kendisine tehdit unsuru olarak gören anlayışa döndü. Bu, Türkiye'de demokrasinin tüm unsurlarıyla tasfiyesidir. Gazetede eleştiri yazılamayacak, sokakta gösteri yapamayacaksınız, şimdi de sandığa gittiğinizde kendinizi ifade etmek imkansızlaşırsa, fiili olarak darbe tamamlanmış olacak!"
Seçmenlerin oylarına sahip çıkacağına, seçim kampanyasında kararlılıkla hareket edeceğine inandığını aktaran Bilgen, şu tespitte bulundu: "Batıda Kürtlere, HDP'ye yönelik saldırılar, sandık birleştirme yoluyla bölgedeki operasyonun tamamlayıcısı, parçasıdır. Yüksek oy alınan yerlerde nasıl engelleme böyle söz konusuysa, İç Anadolu, Ege, Karadeniz'de HDP için çalışmayı risk haline getiren uygulamalara imza atılmıştır. Bu saldırılarla ilgili ciddi, dikkate değer hiçbir soruşturma yapılmamış olması, hiçbir netice alınmaması da bu sürecin bilinçli, sistematik olduğunu, seçime dönük olduğunu göstermektedir."

SEÇMENLERE 'SANDIK KURULU ÜYELİĞİ' ÇAĞRISI
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, son olarak, seçmenlere sandık kurulu üyesi olmak için çağrıda bulundu:
"Sandık kurulu üyesi olunması için birkaç gün kaldı. Kalan günleri iyi değerlendirmek, etkin değerlendirmek alınabilecek en önemli tedbirlerden biri. HDP ilk defa sandık kurullarına üye verme hakkına sahip. Müşahit iken farklıydı; sadece itiraz eden, gözlemleyen durumu vardı. Şimdi -yine YSK'ye itiraz hakkı saklı kalmak şartıyla- ilk kararı veren sandık kurullarında yer almak son derece önemli. Türkiye'nin her yerinde bir planlama yapmak için seçmenleri oylarına sahip çıkma, iradesine sahip çıkma görevini üstlenmeye çağırıyoruz."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder