Demokratik Yerel Yönetimler Birliği Eşbaşkanlar toplantısının sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede, AKP'nin halka savaş açtığına dikkat çekilerek, mücadele ve dayanışmanın yükseltilmesi gerektiği belirtildi.
Demokratik Yerel Yönetimler Birliği Eşbaşkanları tarafından Amed'de 26 Temmuz'da düzenlenen toplantının sonuç bildirgesi açıklandı.
'KÜRT BİRLİĞİ HEDEFLENİYOR; AKP TEK BAŞINA İKTİDARLIK İSTİYOR'
Bildirgede, toplantıda yapılan değerlendirmelere ilişkin şu bilgiler verildi: "Siyasal sürece ilişkin olarak önemli değerlendirmeler yapılmıştır. 7 Haziran seçimleri ile birlikte Türkiye'de AKP'nin tek başına iktidar olmadığının halk tarafından seçim sonuçları ile deklare edildiği, AKP'nin meşru olmadığı ifade edilmiştir. Meşru olmayan bu ara dönem rejimi kabinesinin Türkiye'yi bir kaos ortamına sürüklediği ve yetkisiz bir kabine ile savaş kararı aldığı deklare edilmiştir. Bu savaş konseptinin yakın zamanda ABD-İran arasındaki yapılan protokolden ve S.Arabistan-Mısır-İsrail yakınlaşmasından bağımsız olmadığı vurgusu yanında, uluslararası ve AKP'nin de içerisinde yer aldığı bu konseptin bir diğer amacının da KDP'yi de bu sürecin içerisine çekip Kürt ulusal birliğini parçalamaya dönük bir adım olduğu vurgulandı."
AKP açısından savaş konseptinin diğer amacının da erken seçime giderek tek başına iktidar olmak ve başkanlık sistemini hayata geçirmek olduğuna dikkat çekilen bildirgede, şunlar kaydedildi:
"Ortadoğu'da Arap Baharı ile başlayan halkların direnişi bastırılmış ve bir karşı devrime dönüştürülmüştür. Bu kapsamda uluslararası güçler tarafından projelendirilen IŞİD’in en büyük amacıın Kürt halkının demokratik konfederal, kadın özgürlükçü ve özyönetime dayalı yeni yaşam projesini boşa çıkartmak ve bu projenin uluslararası kamuoyunda yarattığı olumlu heyecanı ortadan kaldırmak olduğu açık olarak netleşmiştir. Halihazırda Ortadoğu'da uluslar arası emperyalist güçlere karşı ve kapitalist modernitenin uygulayıcılarına karşı direnen tek dinamik gücün Kürtler ve dostları olduğunu vurgusu yapılarak, Suruç'ta yapılan katliamın Türkiyeli sosyalist, devrimci bloğun Kürt halkı ile dayanışması ve HDP projesini bozmayı amaçladığı ifade edilmiştir.
'AKP HALKLARA TOPYEKUN SAVAŞ AÇTI'
Yaklaşık 4 aydır Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecrit, seçim öncesinden devreye sokulan güvenlik paketi, seçim sürecindeki katliamlar ve provokasyonlar, seçim sonrası son olarak yaşanan Suruç Katliamı ve siyasi ve askeri operasyonlar AKP'nin müzakere sürecini boşa çıkarttığını ve Kürt halkına ve Türkiyeli halklara karşı topyekun savaş açtığının göstergesi olarak tanımlanmıştır. AKP'nin geliştirmek istediği sürecin bir darbe pratiği olduğu ve bu darbe zihniyeti ile muhalif basının susturulduğu, her türlü demokratik demokratik tepkinin yasaklandığı ve şiddetle bastırıldığı vurgulanmıştır.
Yine bu savaş konsepti çerçevesinde Kürt halkının kurumlarına yönelik saldırılar başlatmıştır. Son dönemde DBP'ye bağlı tüm belediyelere denetim amaçlı müfettişlerin gönderilmesini tesadüfi olmadığı ifade edilmiştir. Bu denetim ile belediyelerde yapılması planlanın, erken seçim öncesi belediyeleri yıpratmak ve karalamak olduğu aşikardır. Denetlenmek istenen Kobané ve Rojavaya yardım yapılıp yapılmadığıdır. Demokratik Yerel Yönetimler Birliği olarak Kobané savaşı boyunca tüm belediyelerimizin halk ile birlikte Kobané halkının barınma , beslenme, güvenlik ve benzeri her türlü ihtiyacını mevzuatlara da uygun olarak karşıladığı doğrudur. Toplantımızda yapılan bu yardımın açık, meşru, yasal ve şeffaf olduğunun altı çizilmiş, bundan sonra da halkçı belediyecilik ilkesi ile her türlü yardımı yapacağını ve devam edeceği vurgusu yapılmıştır."
'BARIŞ MÜCADELESİ VE DAYANIŞMA YÜKSEKTİLECEK'
Bildirgede, yaratılmak istenen şiddet sarmalına karşı barış mücadelesini yükseltme, Türkiyeli sosyalist devrimci blokla birlikte her türlü dayanışmayı geliştirmeye karar verildiği vurgulanırken, yerel yönetimler yapısının şiddete ve tüm baskılara karşı önleyici bir güç olma rol ve misyonunu oynaması gerektiğine işaret edilerek, bu misyona başta Kürdistan’da öncülük etme kararı verildi.
'DEMOKRATİK EYLEM SÜRECİ BAŞLADI'
Yerel yönetim hizmetlerinin en üst düzeye çıkartılması gerekliliğinin de ifade edildiği bildirgede, şunlar belirtildi: "Kadın ve erkeğin özgür eş yaşamını yaşamsallaştırmanın temel sistemi olan Eşbaşkanlık sisteminin geliştirilebilmesi, ve toplumsallaştırılması için yerel yönetimler yapımızın erkek egemenlikli zihniyetle daha güçlü mücadele etmesi gerektiği vurgulanmıştır. Demokratik ulusun inşasının temel felsefesinin eşbaşkanlık sistemi olduğu ve dolayısı ile kadın özgürlükçü çizginin esas alınması gerektiği bir kez daha ifade edilmiştir. Sonuç olarak AKP nin Kürt halkı ve dostlarına yönelik başlatmış olduğu savaş konseptine karşı başta Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü, Kürt ulusal birliğinin geliştirilmesi, Türkiye demokrasi bloğunun güçlendirilmesi, Kürdistan’daki tüm toplumsal dinamiklerin dayanışmasını geliştirmek için demokratik eylem süreci başlatılmıştır."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder