17 Eylül 2015 Perşembe

Yıldırım: Kürtçe eğitim, çağdaş demokrasinin gereğidir


HDP Siirt Milletvekili, Prof. Dr. Kadri Yıldırım, Meclis'te, reddedilen ilk Kürtçe soru önergesi ve Kürt sorununda anadilde eğitimin önemine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan farklılıklara yönelik sistematik bir asimilasyon, inkar ve imha politikasının uygulandığını söyleyen Yıldırım, bu politikadan dolayı yıllarca başta Kürtçe olmak üzere birçok dilin üzerinde acımasız politikaların sürdürüldüğüne dikkat çekti.
Kürtler için Kürtçe anadilde eğitimin önemine işaret ederek, devlete, "Siz Kürtler için en ileri adımlar da atsanız, Kürtçe anadilde eğitim olmadığı sürece bir anlamı olmayacaktır" diye seslenen Yıldırım, şöyle devam etti:

'TAM BİR UTANÇ!'
"Dolayısıyla 'bin yıllık kardeşlik' edebiyatı yapanların Kürtçe anadilde eğitimi savunması samimiyet göstergesi olacaktır. Çünkü Kürtler soruyor, 'Kardeş kardeşinin dilini keser mi?' Bu ülkenin kuruluşunda Kürtlerin emeği ve fedakarlığı bu kadar ortadayken bugün bırakın özerkliği konuşmayı, tamamen pedagojik olan anadilde eğitim meselesini çözemiyoruz. Bu tür temel ve meşru talepler sürekli terörize ediliyor. Geçmişte bir hak bastırma aracı olarak kullanılan 'Din elden gidiyor' teranesi bugün de 'vatan elden gidiyor' teranesiyle sürdürülüyor. Oysa Kürtçe anadilde eğitim, otonomi ve anayasal güvence gibi talepler, çağdaş demokrasinin bir gereğidir. Dolayısıyla insanlığın uzaya çıktığı bu çağda Türkiye’de Kürtlerin anadilde eğitim hakkından yoksun olması tam bir utançtır."
Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kürtlere yönelik "Neyiniz eksik" söylemini, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Kürtlerin anadillerinde ağıt yakabilmelerini gündeme getirmesini eleştiren Yıldırım, Erdoğan'ın Kürtçe eğitim üzerinden siyasi rant elde ettiğini belirtirken, Kürtçe öğretmen adaylarının atamalarının yapılmamasına da tepki gösterdi.

'8 DİLDE HİZMET VEREN TBMM SİTESİNDE KÜRTÇEYE YER YOK'
"Kürt halkının dili için sadece 12 Kürtçe öğretmeni atanmayı vicdani buluyor musunuz" diye soran Yıldırım, şöyle konuştu: "Eylül ayı başında ilk Kürtçe yazılı soru önergesini verdim. Bu önerge, bir özsavunmaydı. Amacım hem anadilde eğitime dikkatleri çekmek, hem de Kürtçe öğretmenlerinin mağduriyetini göstermek idi. TBMM Genel Evrak ve Arşiv birimince böyle bir özsavunma beklenmediği için Kürtçe önergemize mühür basılıyor, hatta Milli Eğitim Bakanlığına gönderilmek üzere 19815 sayı numarası bile veriliyor. Bununla birlikte TBMM resmi internet sayfasına da Kürtçe önerge yükleniyor. Fakat önergenin Kürtçe olduğu anlaşılır anlaşılmaz önergenin üzerindeki mühür siliniyor, sayı iptal ediliyor. Sözlü olarak 'anlaşılmadı' denilerek HDP Grubuna önergemiz iade ediliyor. Aynı şekilde apar topar TBMM internet sayfasından da Kürtçe önerge kaldırılıyor. Allah aşkına bu ne telaş? 8 dilde hizmet eden TBMM internet sayfasında Kürtçeye mi yer yok?"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder