Van'ın köyleri 21 yıl sonra bir kez daha boşaltma tehlikesiyle karşı karşıya. Halk direnerek köylerine sahip çıkarken, Göç-Der Başkanı Hindur, şunları belirtti: "Geniş ve kanlı operasyonların hazırlıkları yapılıyor. Köylülerimiz kesinlikle köylerini terk etmesinler. Türkiye 1990’lı yıllarda nasıl AİHM’de mahkum olduysa bugün de olacaktır."
Van’ın Çaldıran ilçesi sınırları içinde ve Tendürek Dağı eteklerinde bulunan Dasına, Tepeli ve Kelereş köyleri 1994’te askerler tarafından boşaltıldıktan tam 21 yıl sonra yine aynı tehlike ile karşı karşıya. Askerler köylerin boşaltılması için baskı yapmaya başladı, birçok köylü göç etti.
Dasina, Tepeli ve Kelereş bir süredir askerin yoğun baskısı altında. Van Valiliği'nin geçen hafta içinde "yasaklı bölge" ilan ettiği köylerde askerler köylerin boşaltılması için harekete geçti. Köylüler, "Direneceğiz ve köyümüzü terk etmeyeceğiz" diyerek bu politikaya karşı çıkıyor.
ASKER: OPERASYON YAPILACAK
Dasina, Tepeli ve Kelareş köyleri 1994’te boşaltıldıktan sonra köylüler 2000’li yılların ortalarında köye dönüş yasasıyla birlikte geri döndü. Tarım ve hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan köylüler, son bir aydır yeniden abluka altında. Geçen hafta içinde muhtarları çağıran askerler köylerin boşaltılmasını isteyerek, "Köyleri boşaltın, buralara operasyon yapılacak" dedi. Bunun üzerine köy muhtarları Çaldıran Kaymakamına giderek mağduriyetlerini anlattı. Kaymakam ise köylülere "Ben size ne gidin ne de kalın derim. Ama askerler 'boşaltın' diyorsa bir bildikleri vardır" yanıtını verdi. Bunun üzerine kimi köylüler evlerinin kapı ve pencerelerini saclarla kapatarak köyden göç etmeye başladı.
'BURASI BİZİM TOPRAĞIMIZ, NEREYE GİDECEĞİZ?'
Tepeli köyünde yaşayan 55 yaşındaki Nezir Dinçer köyünü terk etmemekte kararlı. Dinçer, "20 hane köyü boşaltarak terk etti ama biz 3 aile burada kalmaya karar verdik. Burası bizim toprağımız, nereye gideceğiz? Batıda Kürtler her gün linç ediliyor zaten, artık oralarda da yaşama imkanımız yok. Ben 1994’te terk ettim ama şimdi tek başıma kalsam dahi bu köyümü bırakmayacağım" dedi.
KÖYLERİNİ TERK ETMEYECEKLER
Dasina köyü sakinleri ise henüz köyü terk etmedi. Köy sakinlerinden Halis Dizman ise, "Askerler muhtarları çağırıp köylerin boşaltılmasını istemişler. Biz köyümüzü boşaltarak nereye gideceğiz? Öncellikle bize bir yaşam alanının sağlanması lazım. Köylerin boşaltılması çözüm getirmediği gibi daha büyük sorunlar da doğuruyor. Biz 1994’te zorla göçe tabi tutulduk, bugün de aynı uygulama söz konusu. Ne olursa olsun bu defa köyümüzü terk etmeyeceğiz" diye konuştu.
MUHTAR: ASKERLER YETKİYİ BAŞBAKANLIKTAN ALDIKLARINI SÖYLEDİ
Tepeli Köyü Muhtarı Nusret Dinçer de askerlerin kendilerini çağırarak köylerin boşaltılmasını istediğini söyledi. Bunun üzerine Çaldıran Belediyesi ve Çaldıran Kaymakamlığı'na gittiklerini söyleyen Dinçer, "Bu karar Van Valiliği'nin buraları yasak bölge ilan etmesinin ardından alındı. İlçe Jandarma Komutanlığında bir astsubay ve bir uzman çavuş bize ısrarla ‘Köyleri boşaltın, oraları bombalayacağız’ dedi. Burada yaşayan köylülerin PKK’lilere yardım ettiğini söylüyorlar. Askerler ayrıca yetkiyi Başbakanlıktan aldıklarını bile ifade ettiler. Bizim gidecek bir yerimiz yok. Köy halkı oldukça mağdur durumda ve köy boşaltma kararından derhal vazgeçilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
GÖÇ-DER: DEVLET KANLI OPERASYONLARA HAZIRLANIYOR
Konuya ilişkin bilgi veren Van Göç-Der Başkanı Ali Hindur ise, Van Valiliğinin Çaldıran, Başkale ve Çatak’ta bazı bölgeleri "güvenli bölge" ilan ettiğini hatırlatarak, şöyle konuştu: "Valiliğinin aldığı yasak bölge kararından sonra askerler harekete geçerek köylüleri göçe zorluyor. Bunun hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Muhtarlara sözlü bir talimat veriliyor. Köylülerimiz kesinlikle köylerini terk etmesinler. Türkiye 1990’lı yıllarda nasıl AİHM’de mahkum olduysa bugün de olacaktır. Köy boşaltma politikası aynı zamanda çok büyük ve kanlı operasyonların habercisi. Devlet belli ki büyük bir savaşa hazırlık yapıyor. 1990’larda olduğu gibi yine Kayseri ve Bolu Dağ tugaylarından getirecekleri birliklerle buralarda operasyonlar yapılacak. Bu endişe verici bir durum ve umarım bu güvenlikçi politikalardan vazgeçerler. Köy boşaltma uygulamalarının geçmişte toplumda yarattığı travmayı gördük. Aynı şeylerin bir daha yaşanmasını istemiyoruz."
...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder