Partisinin belediye eş başkanlarının katıldığı ara dönem toplantısında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, savaş konseptinin hedefinin, Kürtlerin kazanımlarını yok etme ve Türkiye'yi savaş koşullarında bir erken seçime götürmek olduğunu söyledi.
Partisinin belediye eş başkanlarının katıldığı ara dönem toplantısında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, AKP'nin meşruluğunu yitirdiğini belirterek, "AKP, bir darbe mekaniği olarak çalışmaktadır" dedi. Suruç'taki katliamın AKP eliyle gerçekleştiğine dikkat çeken Yüksek, AKP'nin savaş ısrarına tepki göstererek, "Hiçbir Anadolu çocuğu Erdoğan'ın hayalleri için ölmemelidir" dedi.
DBP'li belediye eşbaşkanları, ara dönem toplantısı için DBP eş genel başkanları Kamuran Yüksek ve Emine Ayna'nın katılımıyla Amed'de toplandı. Bağlar Belediyesi Konferans Salonu'nda gerçekleşen toplantı, özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulunulmasıyla başladı.
ANLI: DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ
Açılış konuşmasını yapan Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı, yeni bir konsept ile karşı karşıya olduklarını dile getirerek, "Bizler yerel yönetimler olarak halkın bizlere verdiği görev dahilinde tüm zorluklara rağmen halklara hizmet vermeye devam edeceğiz. Mücadele ile yaratılan değerlerimize sahip çıkarak yolumuza devam edeceğiz" dedi.
YÜKSEK: AKP MEŞRULUĞUNU 7 HAZİRAN'DA KAYBETTİ
DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ise AKP hükümetinin topyekûn bir savaş kararı aldığını vurgulayarak, 7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar olma meşruluğunu kaybeden bir AKP ile karşı karşıya olduklarını söyledi.
Halkın seçimlerde tek başına ülkeyi yönetme ehliyeti vermemesine rağmen, AKP'nin savaş gibi tüm ülkeyi ve toplumu derinden etkileyebilecek bir kararı çok rahatlıkla alabildiğine işaret eden Yüksek, savaş ısrarını "darbe" olarak nitelendirerek, "Darbe dönemlerinde basın sansürlenir, demokratik basın açıklamaları engellenir ve her sabah onlarca yüzlerce yurttaş gözaltına alınır. Şu an yaşananlarda tam da budur. Bu bir darbedir. Halk yönetme yetkisi vermemişken zorla karar alıp uygulamak, bir darbe mekaniğidir. AKP, bir darbe mekaniği olarak çalışmaktadır" dedi.
'KATLİAM AKP'NİN BİLGİ VE DENETİMİ DAHİLİNDE OLDU'
Yüksek, Suruç Katliamı'nın AKP'nin bilgisi ve denetimi dahilinde gerçekleştirildiğini ifade ederek, sosyalist kesimlerin Kürt hareketiyle ortaklaşmasının, halkların birlikteliğinin önüne geçilmek istendiğine dikkat çekti. Yüksek, "Yapılanların faturası sadece DAİŞ'e kesilmek istenmektedir. DAİŞ'in, Türkiye'nin iç siyasetle ne işi var? Bu katliamı MİT'in, DAİŞ'e gönderdiği elemanlar gerçekleştirmiştir" diye ekledi.
Savaş konseptinin hedefinin, Kürtlerin kazanımlarını yok etme ve Türkiye'yi savaş koşullarında bir erken seçime götürme arayışı olduğunu da söyleyen Yüksek, Erdoğan ve AKP'nin, 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını kabul etmediğini, Erdoğan'ın tek başına başkan olana kadar bu savaşı sürdürmek istediğini, bu ülkenin evlatlarının Erdoğan başkan olsun diye, AKP tek başına iktidar olsun diye ölmemesi gerektiğini söyledi.
Yüksek, "Eğer öleceksek gelin hep beraber barış, kardeşlik ve demokrasi için ölelim. Hiçbir Anadolu çocuğu Erdoğan'ın hayalleri için ölmemelidir" dedi.
'BELEDİYELERİMİZ HEDEFLENİYOR'
Yüksek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Başlayan savaş konsepti ile belediyelerimize bir teftiş programı çıkarılmıştır. Peki, neden şimdi? Neden savaş konseptinin devreye girdiği bugünlerde başlatıldı? Çünkü belediyelerimiz Kobanê ile Rojava ile dayanıştı, yardım etti. Bunların hepsini de yasalar çerçevesinde gerçekleştirdi. Belediyelerimiz 193 bin Kobanêli yurttaşın aylarca tüm ihtiyaçlarını karşılamıştır. İşte bu teftişle bunun üzerinden belediyelerimizi yolsuzlukla karalamak istiyorlar. Nasıl ki Gazze'ye, Filistin'e yardım etmek hak ve meşru ise, Rojava'ya da yardım etmek meşrudur. Bizler öyle diğer belediyeler gibi reklam yapan belediyeler değiliz. Bu teftişlerle belediyelerimizin ne kadar halkçı olduğu ve Rojava Devrimi'nin yanında durduğu belli olacaktır."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder