10 Ağustos 2015 Pazartesi

Silopi'deki infazlar Meclis’e taşındı

HDP Şırnak Milletvekilleri, Silopi’de yaşanan katliamın aydınlatılması ve sorumluların açığa çıkarılması için Meclis’e araştırma ve soru önergeleri sundu.

Şırnak’ın Silopi ilçesinde 7 Ağustos sabahı polisin açtığı ateş sonucu 3 kişinin yaşamını yitirdiği ve 15 kişinin yaralandığı olaylar ile ilgili HDP Şırnak Milletvekilleri Faysal Sarıyıldız, Aycan İrmez, Leyla Birlik ve Ferhat Encü’nün ortak imzasıyla Meclis Araştırması açılması istendi.


'İNSANLIK VE HUKUK KATLİAMI'
Önergede, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin toplu ölümler, köy boşaltmalar, köy yakmalar, zoraki göçler ve devlet güvenliği adı altında acımasızca hayata geçirilmiş çok sayıda savaş suçu ve hak ihlallleri ile dolu olduğu belirtildi. “Kürtlerin demokratik hak ve taleplerinin inkarı, Kürtlerin soykırım eşiğine kadar getirilmesine neden olmuştur. 1990’lı yıllar bu duruma örnek teşkil etmesi açısından, devletin karanlık ve şiddet dolu yüzünün en net şekilde görüldüğü zamanlardır. Devlet, 1990’lı yıllarda tüm Kürt illerinde, sivil halka karşı sitematik bir yıldırma ve bastırma politikası geliştirdi. Şırnak ili ve ilçeleri de '90’lı yılların inkar ve imha politikalarından en çok nasibini alan kent oldu. Binlerce yurttaşımız ya öldürüldü ya kaybedildi ya da faili meçhul cinayete kurban gitti. 1990’ların karanlığını, acısını ve toplumsal travmasını henüz üzerinden  atamayan Şırnak, yeniden devletin ceberrut yüzü ile karşı karşıya kalmıştır" denilen önergede, son dönemlerde Şırnak ve ilçelerinde yürütülen kirli politikalar da, "insanlık ve hukuk katliamı" şeklinde nitelendirildi.

'BİRİNCİ DERECEDEN SORUMLU AKP'DİR'
Silopi’de gerçekleşen sivil katliamın birinci dereceden sorumlusunun halkın can ve mal güvenliğini ortadan kaldıran “İç Güvenlik Yasası”nı kanunlaştıran ve bu yasaya dayanarak toplumsal muhalefeti sindiren geçici AKP Hükümeti’nin olduğuna dikkat çekilen önergede, şunlar kaydedildi: "Kolluk güçlerini koruyan ve kollayan siyasal iktidar yurttaşlara dönük her türlü katliamı ve hak ihlalini meşru kılmaya çalışmaktadır.7 Haziran seçimlerinde istediği sonucu alamayan geçici AKP Hükümeti’nin oy oranlarında en fazla düşüş olan yerleri savaş alanına dönüştürmektedir. Toplumların belleklerinde yakıcı izler bırakan katliam ve sindirme politikaları  toplumda büyük bir infial durumu yaratmaktadır. Türkiye halklarının birlikte yaşam ve tarihsel beraberlerliğini şiddet politikaları ile dinamitleyenler  ülkeyi giderek tehlikeli bir merhaleye sürüklemektedir. Savaş konseptini devreye sokarak mevcut iktidarını tahkim etmeye çalışan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve siyasi iktidarın izlediği tehlikeli politikanın önüne geçilmesi, bu kirli siyasete bağlı olarak Silopi’de katliam girişiminde bulunanların açığa çıkarılmas, olayların aydınlatılması ve yurttaşların zararının tespit edilip tazmin edilmesi için Meclis araştırmasının açılmalıdır."

HÜKÜMETE SORULAR
Vekiller, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk’e verdikleri soru önergesinde ise şu soruları yöneltti:
"Şırnak ve ilçelerinde sistemli bir öldürme politikası haline gelen ölümlerinin önüne geçmek, “cezasızlık” zırhlı ile korunan kolluk güçlerine yönelik etkin bir soruşturma yapmayı düşünüyor musunuz?
Silopi’de ateşli silahların kullanılması “kamu düzeni”ni sağlama maksadıyla mı yapılmaktadır? Ateş açma emri Bakanlığınızın bilgisi dâhilinde midir?
Polis baskınında yaşamını yitiren Hamdin Olaş, Mehmet Hıdır Tanboğa ve Kamuran Bilgin’in keskin nişancılar tarafından vurulduğu doğru mudur? Görgü tanıklarının beyanlarına göre Hamdin Olaş ve Mehmet Hıdır Tanboğa’nın yaralı halde hastaneye getirilirken, hastane yakınlarında infaz edilmiştir. Bu olaydan sorumlu tutularak gözaltına alınan, idari ve/veya adli soruşturmaya uğrayan kolluk güçleri var mıdır? Başlatılmadıysa bu yönlü bir soruşturmanın açılması için bir girişiminiz olacak mıdır? Silopi’de 3 kişiyi vuran polisler ve bu emri veren yetkililer görevden el çektirilmiş midir?
Sokaklarda ve caddelerde dolaşan eli silahlı, sakallı ve bandanalı görünümleri ile yurttaşlar tarafından IŞİD’li benzetmesi yapılan ve tedirginlik uyandıran kişilerin sosyal medyada görüntüleri bulunmaktadır. Bu kişiler kimlerdir, görevleri nedir?
Silopi’de polisin kullandığı mermilerin bir kısmının MKE yapımı olmadığı tespit edilmiştir? Polisin silah envanterinde MKE yapımı olmayan silah ve mermiler mevcut mudur? Silopi’de öldürülen 3 kişi hangi tür silahtan çıkan mermiler ile vurulmuştur? Vücutlarından çıkan mermiler MKE yapımı mıdır?"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder