Kadınlar, AKP'nin savaş politikasına karşı bir imza metni yayımladı. 600'ü aşkın kadın ve kadın kurumu tarafından imzalanan metinde, çatışmaların bitmesi ve müzakere talebinde bulunuldu. İmzacılar arasında kurumların yanı sıra belediye eşbaşkanları, milletvekilleri, aydın, sanatçı ve yazar kadınlar da bulunuyor.
"Erkek egemen zihniyet, demokrasiye, barışa, çözüme, eşitliğe ve özgürlüğe sırtını dönerek, tarihi bir hata yapmakta ve insanlık karşısında büyük bir suç işlemektedir. Sınırlı da olsa, diyalog sürecinin araladığı çözüm kapısı, Dolmabahçe Deklarasyonu ve müzakereler sonucunda atılacak demokratikleşme adımları ile sonuna kadar açılması mümkün iken, görüşmelere son verilerek savaş konsepti tekrar yürürlüğe kondu" denilen metinde, şu ifadelere yer verildi:
"Erkek egemen zihniyet, demokrasiye, barışa, çözüme, eşitliğe ve özgürlüğe sırtını dönerek, tarihi bir hata yapmakta ve insanlık karşısında büyük bir suç işlemektedir. Sınırlı da olsa, diyalog sürecinin araladığı çözüm kapısı, Dolmabahçe Deklarasyonu ve müzakereler sonucunda atılacak demokratikleşme adımları ile sonuna kadar açılması mümkün iken, görüşmelere son verilerek savaş konsepti tekrar yürürlüğe kondu" denilen metinde, şu ifadelere yer verildi:
'DAYATILAN SAVAŞI KABUL ETMEYECEĞİZ'
"Her gün onlarca gözaltı, bombalı saldırı, siyasi ve askeri operasyonlar, orman yangınları, güvenlik bölgesi ilanı, halkın göçe zorlanması sonunda, içinde sivillerin ve çocukların da olduğu onlarca can yitirilmekte ve tüm yaşam tahakküm altına alınmaktadır.
Biz kadınlar her şeye rağmen halen demokratik çözüm ve barışın mümkün olduğuna inanıyoruz. Çünkü her savaş eninde sonunda kendi barışını yaratmak durumundadır.
Tarih kendi barış deneyimlerini yaratan halkların ve kadınların mücadeleleri ile doludur. Biz bu deneyim ve mücadele mirasını devralan her dilden, her inançtan, her kültürden kadınlar olarak, bu coğrafyada erkek egemen zihniyetin, kendi iktidarını devam ettirmek uğruna dayattığı savaşı kabul etmeyeceğiz.
Erkek egemen iktidarın tekçi, ırkçı, milliyetçi, militarist, cinsiyetçi ve tahakkümcü savaş çığırtkanlığına karşı, halkların kardeşliği, eşit yaşam, adalet, demokrasi, özgürlük ve barış iradesi biz kadınların pusulası olacaktır."
Biz kadınlar her şeye rağmen halen demokratik çözüm ve barışın mümkün olduğuna inanıyoruz. Çünkü her savaş eninde sonunda kendi barışını yaratmak durumundadır.
Tarih kendi barış deneyimlerini yaratan halkların ve kadınların mücadeleleri ile doludur. Biz bu deneyim ve mücadele mirasını devralan her dilden, her inançtan, her kültürden kadınlar olarak, bu coğrafyada erkek egemen zihniyetin, kendi iktidarını devam ettirmek uğruna dayattığı savaşı kabul etmeyeceğiz.
Erkek egemen iktidarın tekçi, ırkçı, milliyetçi, militarist, cinsiyetçi ve tahakkümcü savaş çığırtkanlığına karşı, halkların kardeşliği, eşit yaşam, adalet, demokrasi, özgürlük ve barış iradesi biz kadınların pusulası olacaktır."
'EŞİT MÜZAKERE KOŞULLARI SAĞLANSIN, DEKLARASYON HAYATA GEÇİRİLSİN'
Bir an önce, çatışmasızlık koşullarının sağlanarak demokratik çözüm ve barış sürecine geri dönülmesini isteyen kadınlar, "Tüm dünya örneklerinde olduğu gibi muhataplar eşit koşullarda bir araya gelerek müzakereleri başlatmalıdır. Müzakerelerin kalıcı barışa evirilebilmesi için Dolmabahçe Deklarasyonu’nun maddeleri taraflarca ivedilikle yaşama geçirilmelidir" taleplerinde bulundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder