İHD, Varto'da yaptığı incelemelerin sonucunu açıkladı. İHD Heyeti adına konuşan Salihoğlu, devletin ev ve iş yerlerini taradığını, halka işkence yaptığını belirtirken, uluslararası sözleşmelerin ihlal edildiğine dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Muş'un Varto ilçesinde yaşanan devletin katliam girişimini yerinde incelemek için kente 6 kişilik heyet gönderdi. Heyetin hazırladığı rapor, İHD Genel Merkezi'nde Heyet Başkanı Sevim Salhioğlu tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. İlk olarak 15-16-17 Ağustos günlerinde Varto'da yaşananlar nedeniyle zarar gören halkla görüştüklerini söyleyen Salihoğlu, YJA-STAR gerillası Kevser Eltürk'ün (Ekin Wan) işkence edilerek katledilmesi ve görüntülerinin teşhir edilmesi sonrasında çıkan olaylarda 2'si sivil, 2'si ise HPG militanı olmak üzere 4 kişinin katledildiğini aktardı.
Salihoğlu, Eltürk'e yapılan işkence ve fotoğraflarının sosyal medyada paylaşılmasının ardından yaşanan olaylarda ev ve işyerlerinin rastgele tarandığını, kimi işyerlerinin ateşe verildiğini, Ersin Kızılboğa gibi halktan kimi kişilere de işkence yapıldığını söyledi.
Eltürk'ün vurularak yakalandığı, yakalandıktan sonra işkence edilerek infaz edildiği iddialarının araştırılması ve sorumlular hakkında gerekli yasal işlemlerin derhal başlatılması gerektiğini de vurgulayan Salihoğlu, devletin güvenlik güçlerinin evleri ve iş yerlerini taradığının halkın tamamı tarafından kendilerine aktarıldığını paylaştı. Devlet yetkililerinin ev ve iş yerlerinin taranması ile ilgili 'çatışma esnasında olduğu' yönündeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını ve bu hususun mutlaka açıklığa kavuşturulması gerektiğini dile getirdi.
'SİVİL HALKIN CAN GÜVENLİĞİ YOK'
Gerillaların çekilmesi ve sokağa çıkma yasağı süresince hareket eden her şeyin tarandığı ifade eden Salihoğlu, "Heyettin, yaptığı incelemelerde bu yönlü mermi izlerinin bulunduğu, silahlı taramaların yapılmasından saatler sonra güvenlik güçlerinin bu yerlere gelerek kan izi aramaları, bu silahlı müdahalenin kendileri tarafından yapıldığının, ölen kişi ya da kişilerin olup olmadığını araştıran görevlilerin, kendilerinin taradığı yerleri bilerek geldikleri düşünülmektedir" dedi.
"İnfaz edilen dört yurttaşın ikisinin Varto'da ikamet eden insanlar olması, yaşam hakkı ihlallerinin pervasızca uygulandığını göstermektedir" diyen Salihoğlu, Ağrı/Diyadin'de fırında çalışan iki çocuğun infazından sonra sürecin çatışan taraflar dışında halka da zarar vereceği, özellikle sivil halkın can güvenliğinin olmadığını gösterdiğini söyledi.
Salihoğlu, termal kameralarla donatılmış zırhlı araçların yerleşim merkezlerinde, sivil halkın yaşadığı yerlerde tespit ettikleri her hareketli alanı silahla taradıkları yönündeki iddiaların ciddi anlamda kaygı verdiğini vurgulayarak, halkın "Savaş psikolojisi" ile hareket ettiğini aktardı.
"İnfaz edilen dört yurttaşın ikisinin Varto'da ikamet eden insanlar olması, yaşam hakkı ihlallerinin pervasızca uygulandığını göstermektedir" diyen Salihoğlu, Ağrı/Diyadin'de fırında çalışan iki çocuğun infazından sonra sürecin çatışan taraflar dışında halka da zarar vereceği, özellikle sivil halkın can güvenliğinin olmadığını gösterdiğini söyledi.
Salihoğlu, termal kameralarla donatılmış zırhlı araçların yerleşim merkezlerinde, sivil halkın yaşadığı yerlerde tespit ettikleri her hareketli alanı silahla taradıkları yönündeki iddiaların ciddi anlamda kaygı verdiğini vurgulayarak, halkın "Savaş psikolojisi" ile hareket ettiğini aktardı.
'VARTO'DA ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER DE İHLAL EDİLDİ'
Salihoğlu, her türlü silahla taranan Varto ilçesinde, kamu mallarına zarar verilmemesi, buna karşın sivillere ait ev ve iş yerlerinin zarar görmesinin silahlı müdahalenin güvenlik güçleri tarafından yapıldığını güçlendirdiğinin altını çizdi.
Salihoğlu, yine yapılan heyet çalışmasında halkın yaşadıklarını ifade etmekten, gözaltına alınma, tutuklanma ve kötü muamele görme gerekçesiyle çekindiklerinin tespit edildiğini de kaydetti.
Salihoğlu, "Yaşam hakkı, her koşulda dokunulmaz ve kutsaldır. Yaşam hakkı korunmadan, diğer hakların kullanılması olanaklı değildir. Bölgesel ve uluslararası bildiri ve sözleşmelerde yaşam hakkı savunulmuş ve 'güvence' altına alınmıştır. Silahlı çatışma ve savaş koşullarında dahi uyulması gereken tüm kurallar, Cenevre Sözleşmesinde güvence altına alınmıştır. Varto'da son derece ciddi ihlallerle sonuçlanan tüm olayların insancıl hukuk kaidelerinin ağır ihlali anlamına geldiği açıktır. Varto'da ikamet eden Rahmi Kızıltaş ve Abdullah Toprak isimli kişiler ile birlikte 2 kişinin daha infaz edildiği belirtilmiştir. Bu bağlamda yerel mevzuatta ve uluslararası sözleşmelerde koruma altına alınan hak ihlallerinin faillerinin derhal açığa çıkartılıp yargılanmaları ve hak ettikleri cezaya çarptırılması beklenmektedir" diye konuştu.
Salihoğlu, yine yapılan heyet çalışmasında halkın yaşadıklarını ifade etmekten, gözaltına alınma, tutuklanma ve kötü muamele görme gerekçesiyle çekindiklerinin tespit edildiğini de kaydetti.
Salihoğlu, "Yaşam hakkı, her koşulda dokunulmaz ve kutsaldır. Yaşam hakkı korunmadan, diğer hakların kullanılması olanaklı değildir. Bölgesel ve uluslararası bildiri ve sözleşmelerde yaşam hakkı savunulmuş ve 'güvence' altına alınmıştır. Silahlı çatışma ve savaş koşullarında dahi uyulması gereken tüm kurallar, Cenevre Sözleşmesinde güvence altına alınmıştır. Varto'da son derece ciddi ihlallerle sonuçlanan tüm olayların insancıl hukuk kaidelerinin ağır ihlali anlamına geldiği açıktır. Varto'da ikamet eden Rahmi Kızıltaş ve Abdullah Toprak isimli kişiler ile birlikte 2 kişinin daha infaz edildiği belirtilmiştir. Bu bağlamda yerel mevzuatta ve uluslararası sözleşmelerde koruma altına alınan hak ihlallerinin faillerinin derhal açığa çıkartılıp yargılanmaları ve hak ettikleri cezaya çarptırılması beklenmektedir" diye konuştu.
TÜRKDOĞAN: ÖZ YÖNETİM TARTIŞILMALI
İHD Genel Başkanı Öztürk Tükdoğan ise yaşanılan savaş ile birlikte yeni bir sürece girildiğini ve bu süreçlerde köylerin yakılıp boşaltıldığı, insanların katledildiği anlamı taşıdığını hatırlattı.
Yaşananlara karşı bir an önce barışın gelmesini talep eden Türkdoğan, yetkililerin yaptığı açıklamalar ile '90'lı yıllara geri dönüldüğünü ve '90'larda 40 bini aşkın insanın yaşamını yitirdiğini vurguladı. Türkdoğan, artık can kaybının olmamasını isteyerek, Varto'da yaşananların devletin zihniyetini değiştirmediğinin göstergesi olarak değerlendirdi.
Türkdoğan, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Rejim değişti" sözlerine de dikkat çekerek, öz yönetim talebinin de tartışılması gerektiğini söyledi. Türkdoğan, "Erdoğan'ın 'sistem değişti' söylemi ile öz yönetim talepleri arasında fark yok" diye ekledi.
Yaşananlara karşı bir an önce barışın gelmesini talep eden Türkdoğan, yetkililerin yaptığı açıklamalar ile '90'lı yıllara geri dönüldüğünü ve '90'larda 40 bini aşkın insanın yaşamını yitirdiğini vurguladı. Türkdoğan, artık can kaybının olmamasını isteyerek, Varto'da yaşananların devletin zihniyetini değiştirmediğinin göstergesi olarak değerlendirdi.
Türkdoğan, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Rejim değişti" sözlerine de dikkat çekerek, öz yönetim talebinin de tartışılması gerektiğini söyledi. Türkdoğan, "Erdoğan'ın 'sistem değişti' söylemi ile öz yönetim talepleri arasında fark yok" diye ekledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder