HDP Milletvekili Konca, Varto'da yaşananları
Meclis'e taşıdı.
HDP Kocaeli Milletvekili Ali Haydar Konca, Muş'un
Varto ilçesinde yaşanan devlet terörüne ilişkin araştıma ve soru önergeleri
verdi.
Konca, araştırma önergesinde şu ifadelere yer
verdi: "7 Haziran 2015 genel seçimlerinin ardından ülkemiz hızla gelişen
şiddet ortamına sürüklenmiş, 21 Temmuz 2015 tarihinde terör örgütü IŞİD’in
yaptığı iddia edilen saldırı sonucu, Kobanê’deki çocuklara, yardım malzemesi
götürmek için yola çıkan 33 gencin Suruç’ta vahşice katledilmesi, tüm dünyada
büyük tepkilere yol açmıştır. Suruç Katliamı bölgede yaşanan gerilimin ve
çatışmaların yeni bir boyuta sıçramasında dönüm noktası olmuş, kırsalda
PKK’ye karşı büyük çaplı operasyonlar düzenlenirken, bölge halkı üzerinde de
sistematik bir baskı ve şiddet politikası uygulanmıştır. Programlı olarak
geliştirilen şiddet dalgası sonucu, Mardin’in 6 ilçesinde, Van'ın Erciş ve
Siirt'in Kurtulan ilçelerinde, Diyarbakır ve Batman illerinde ikinci bir emre
kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilirken, Doğu ve Güneydoğu illerinde birçok
alan ‘yasak bölge’ ilan edilmiştir."
'UYGULAMALAR TOPLUMSAL İNFİALE YOL AÇIYOR'
Bölgede adı konulmamış bir iç savaş halinin
yaşandığına vurgu yapan Konca, "Muş’un Varto ilçesinde, 10 Ağustos 2015
tarihinden sonra şiddetlenen çatışmalar ve devlet baskısı, bu iç savaş halinin
bariz kanıtıdır. 10 Ağustos günü Varto ilçesinde yaşanan çatışma sonrasında
yakalanan PKK üyesi Kevser Eltürk’ün işkence sonucu öldürülmesi ve cenazesinin
çırılçıplak soyularak görüntülerinin sosyal medyaya servis edilmesi, büyük bir
toplumsal infiale yol açmış, yurt içinde ve yurt dışında kitlesel eylemlerle
protesto edilmiştir. Bu olaydan sonra Muş’un Varto ilçesinde şiddetli
çatışmalar yaşanmış, 16 Ağustos 2015 günü saat 08.30 itibari ile ikinci bir
emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir" diye ifade etti.
Varto ilçesinde yoğun bir özel tim ve polis
şiddetinin geliştirildiğini, evlerin taranması sonucu en az 4 kişinin hayatını
kaybettiğini kaydeden Konca, şunları belirtti: "Bu kapsamda, 2015
Temmuz ve Ağustos ayları içinde yaşanan çatışmalarda kaç kişinin yaşamının
kaybettiğinin, kaç kişinin yaralandığının, kaç ev iş yerinin yakıldığının, ne
kadar maddi hasar meydana geldiğinin, bu hasarların telafisi için ne gibi
tedbirler alındığının, olaylar sürecinde yaşanan hukuksuzlukların ve insan
hakkı ihlallerinin, işkenceyle öldürülen Kevser Eltürk’ün cenazesini
soyarak görüntülerini sosyal medyaya servis eden kolluk güçleri hakkında hangi
etkin hukuki ve idari yaptırımların uygulandığının tespiti için Meclis
Araştırması açılmasını talep ediyoruz."
HÜKÜMETE SORULAR
Konca, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Sebahattin
Öztürk'e ise şu soruları yöneltti:
"1- İçişleri Bakanı olarak işkenceyle
öldürülen Kevser Eltürk’ün cenazesinin çırılçıplak soyularak görüntülerinin
basına servis edilmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
2- Devletin resmi güçlerinin hiçbir insani
değerle bağdaşmayan işkence ve cenazeyi çırılçıplak soyarak görüntülerinin
sosyal medyaya servis edilmesi, Türkiye’nin uluslararası itibarını nasıl
etkilemektedir?
3- Bu fiili gerçekleştiren güvenlik güçleri kaç
kişidir? Haklarında ne gibi hukuki ve idari işlem başlatılmıştır?
4- Varto ilçesinde yaşanan olaylarda kaç kişi
hayatını kaybetmiş, kaç kişi yaralanmış, kaç ev ve dükkan taranmış ya da
yakılmış, ne kadar maddi hasar meydana gelmiştir?
5- Halka baskı ve şiddet uygulayan özel tim, polis
ve kolluk güçleri hakkında ne gibi hukuki ve idari işlem başlatılmıştır?
Başlatılmamışsa neden?
6- Varto’da yaşanan olayların iç ve dış kamuoyu
tarafından duyulmaması için uygulanan yasakların hukuki gerekçesi ve yasa
maddesi nelerdir?
7- 16 Ağustos 2015 tarihinde PKK mensubu olduğu
iddia edilen kişiler ilçe merkezini terk etmiş ve çatışmayı gerektirecek bir
neden ortadan kalmamış iken, kolluk güçlerinin halkın evlerini dükkanlarını
taramasını ve yakmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu halkı sindirmeye yönelik
bir devlet politikası mıdır?
8- Yaşanan olaylardan sonra il ve ilçenin güvenlik
ve huzurundan birinci derecede sorumluluğu olan Muş Valisi ve Varto
Kaymakamı’nın görevden el çektirilmesi için idari soruşturma açmayı düşünüyor
musunuz?
9- İçişleri Bakanlığınız döneminde, başta Doğu ve
Güneydoğu bölgeleri olmak üzere yurdun her yerinde şiddet ve baskı ortamının
hızla arttığını, halkın mal ve can güvenliğinin kalmadığını teslim ederek
istifa etmeyi düşünüyor musunuz?"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder