25 Ağustos 2015 Salı

Hakkari siyasi soykırım operasyonlarına karşı yürüdü

Hakkari Demokrasi ve Emek Bileşenleri, belediye eşbaşkanlarına dönük tutuklamaları protesto etmek ve geçici AKP hükümetinin başlattığı savaşı kınamak amacıyla binlerce kişinin katılımıyla 'Barış Yürüyüşü' gerçekleştirdi. DBP İl binası önünden başlayıp belediye binası önüne kadar süren yürüyüşte savaş karşıtı onlarca döviz açılırken, "İrademe dokunma" yazılı bir pankart da açıldı. Sık sık "Baskılar bizi yıldıramaz" ve "Bê serok jiyan nabe" sloganlarının atıldığı yürüyüşte, yurttaşlar ıslıklar ile ses çıkarma eylemi yaptı. 


Çarşı merkezinde bulunan yurttaşların da sloganlar eşliğinde yürüyüşe katıldığı görülürken, yürüyüşün başlamasıyla birlikte çok sayıda polis ve özel hareket timi zırhlı araç ile çarşı sokaklarını ablukaya aldı ve bazı binalara da keskin nişancılar yerleştirildi. 2 bini aşkın kitleye, HDP Hakkari Milletvekili Nihat Akdoğan, DBP ve HDP'li yöneticiler ile sivil toplum örgütü temsilcileri eşlik etti. Yoğun yağmura rağmen yürüyüşlerine devam eden kitlede AKP'ye karşı büyük öfkenin hakim olduğu gözlendi. 
Yürüyüşün ardından konuşan HDP yöneticisi Süleyman Kaplan, Belediye Eşbaşkanları Dilek Hatipoğlu ve Nurullah Çiftçi'nin tutuklanmasına tepki gösterdi. Geçici AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın süreci bitirip Kürt halkının demokratik hakları adına hiçbir adım atmadığını belirten Kaplan, "Barış sürecini bitirip savaş sürecini başlatan Erdoğan hırsından kaynaklı onlarca insanın ölümünü meşrulaştırma çabasına girmiş bulunmaktadır" dedi. 
Erdoğan sarayında istediği gibi at koştursun diye onlarca insan yaşamını yitirdiğini ifade eden Kaplan, "Erdoğan'ın Kürtlere karşı başlattığı savaş her yönüyle yakıcı bir biçimde devam etmektedir. Bizler yeni yaşamı inşa etme anlayışını geliştirerek birçok halkın bir arada özgürce yaşayacağını kanıtlar nitelikte bir ideolojiye sahibiz. Asıl korktukları bizim yeni yaşam paradigmamızdır. Kürt halkı tüm yaşanan acılara rağmen her zaman barışı haykırdı haykırmaya devam edecek" diye belirtti. 
Gerek asker ile polis gerekse de gerilla ailelerinin olsun bu gidişata çok ciddi bir şekilde isyan ettiğinin altını çizen Kaplan, "Asker ve polis aileleri de bu savaşın Erdoğan'ın kişisel savaşı olduğunu, bu savaşa destek vermeyeceklerini haykırmaktadırlar. Bu haykırışlar arttıkça Erdoğan'ın sarayı da yıkılacaktır" diye konuştu. Kaplan, taleplerini ise şöyle sıraladı: "Ortadoğu'nun barış teminatı olarak gördüğümüz Kürt Halk Önderimiz Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve görüşmelerin başlaması, silahların susturulması, tutuklanan tüm belediye ve parti il eş başkanlarımızın ve yöneticilerimizin derhâl serbest bırakılmasını, ölümlerin son bulmasını talep ediyoruz." 
Kitle daha sonra sloganlar eşliğinde dağıldı. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder