AKP'nin savaş politikası paralelinde gelişen devlet terörünün ardından Kürdistan'da yaşananları görmek için İstanbul'dan Amed'e gelen gazeteciler, Silvan ve Lice'de yaptıkları incelemenin ardından açıklamada bulundu.
Diyarbakır Dies Otel'de basın toplantısı düzenleyen gazeteci heyetinde yer alan Faruk Eren, AKP iktidarının basın ve ifade özgürlüğüne karşı her zaman acımasız davrandığını ancak seçimlerden sonra bunun dozunun bir kat daha artmaya başladığını söyledi. Eren, "Biz gelip bölgede neler olduğunu öğrenip aktarmak istedik. Batıda yandaş basın ve TV'lerde yansıtılmayanları yansıtmak istiyoruz" dedi.
'TOMA ÖNÜMÜZÜ KESTİ, TEHDİT EDİLDİK'
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Uğur Güç, karartma ve sansürden dolayı bölgede neler olduğuna dair haber alamadıklarını dile getirerek, gittikleri Silvan'da polis tarafından engellendiklerini söyledi. Güç, "Çatışmaların yaşandığı yere gitmemize izin vermediler. TOMA tarafından önümüz kesilerek anonslarla, 'Dağılmazsanız müdahale ederiz' dendi. Bu baskılardan dolayı Silvan'da fazla gözlem yapma şansımız olmadı" diye konuştu.
'BATI VE MEDYA NELER YAŞANDIĞINI BİLMİYOR'
Milliyet Gazetesi Yazarı Mehveş Evin geçen hafta Amed'e geldiğinde de yine sokağa çıkma yasağının olduğunu belirterek, bölge illerinde neler yaşandığına dair batının ve medyanın bilgisinin olmadığını söyledi. Evin, "Şu an bir korku iklimi hakim. En muhalif kişiler bile, konu çatışmalara gelince kabuğuna çekiliyor. Bunun çok zararlı olduğunu düşünüyorum" dedi. '90'lada cesur gazeteciler sayesinde az da olsa bilgilenme şanslarının olduğunu ifade eden Evin, verilen emekler sayesinde bir şeylerin farkına vardıklarını ancak hala Türkiye toplumunun bir kesiminde anlamak istemeyenlerin olduğunu söyledi.
'TARİH ÜLKEDE YAŞAYANLARI KÜRDİSTAN'A ÇAĞIRIYOR'
Tarihin, ülkede yaşayanları savaşın sürdüğü Kürdistan'a çağırdığını söyleyen Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, '90'ların Türkiye'nin kaderi olmaması gerektiğini vurguladı. Polat, şöyle konuştu: "Bu bizim için '92'de İzzet Keze'nin, Musa Anter'in katledilmesi anlamana geliyor. Burada çalışan gazetecilerin çalışma koşullarının ne kadar zor olduğunu biliyoruz. Lice'de canlı kalkan eylemine katılan 80 yaşındaki Sakine Ana, '5 çocuğumu kaybettim, 40 yıldır bunları yaşaya yaşaya ömrümüz tükendi' dedi. Sakine Ana'nın kurduğu cümle çok önemli ve anlamlıdır. Çatışma sürecini yönetenler her ne kadar bizleri TOMA'larla karşılasa da bizim yaptığımız işten, onlara objektif doğrultmamızdan, burada olmamızdan tedirgin olduğunu düşünüyoruz."
'GAZETECİLERİN İNCELEME YAPMASI ENGELLENDİ'
Heyete eşlik eden Özgür Gazeteciler Cemiyeti Eşbaşkanı Hakkı Boltan ise Silvan'da incelemelerde bulunmak isteyen gazetecilere gerekli fırsatın verilmediğini bildirdi. "Gazeteciysen, polis veya devlet kurumları tarafından düşman gibi karşılanması algısı var. Çatışmaların yaşandığı yerde neler oluyor, yaşananları objektif bir şekilde yansıtmak istiyordu gazeteci arkadaşlar" diyen Botan, şunları ekledi: "Ancak sokağa çıkma yasağı ile bu engellendi. Sanki sokağa çıkma yasağı gazeteciler için, orada ne olup bittiğini anlamamak için çıkarılmıştı. Yoksa güvenlikle bir alakası yoktu. Biz bunu gördük."
Heyet, sabah saatlerinde Şırnak'ın Silopi ilçesine doğru yola çıktı.
Heyet, sabah saatlerinde Şırnak'ın Silopi ilçesine doğru yola çıktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder