'Devlet bizi yönetemeyecek; kendi kendimizi yöneteceğiz'

Şırnak'taki Halk Meclisleri, ortak açıklama yaparak AKP'nin katliamcı politikalarını protesto etti. Kürt Halk Önderi Öcalan'a özgürlük istenen eylemlerde, hiçbir devlet kurumunun meşruiyetinin tanınmayacağı vurgulandı.

Şırnak merkez, Cizre, İdil ve Silopi ilçelerinde Halk Meclisleri tarafından düzenlenen basın açıklamalarında, AKP'nin savaş politikası protesto edildi.

Şırnak'ın Yeşilyurt Mahallesi'nde aralarında Şırnak Halk Meclisi, DBP Şırnak İl Örgütü, Şırnak Belediye eş başkanları ve kentte bulunan çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisinin yanı sıra çok sayıda kişinin katılımı ile mahalle meydanında kitlesel bir basın açıklaması yapıldı. DBP Şırnak İl Eşbaşkanı Salih Gülenç tarafından okunan metinde, 2013 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tarafından başlatılan süreçte AKP tarafından hiçbir adım atılmadığı ve bu süre zarfında oyalama politikalarının yürürlüğe konulduğu belirtildi.

Seçim döneminde Kürt halkına yönelik inkâr ve imha politikaları ile 5 Haziran'da Amed'de halka yönelik gerçekleştirilen katliamlarına rağmen halkın 7 Haziran'da ortaya koyduğu irade sonucu AKP’nin seçim öncesi yürüttüğü saldırıları seçim sonrasında daha da artırarak devam ettirdiğinin altını çizen Gülenç, şöyle devam etti:

'SAYIN ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜK KOŞULLARI SAĞLANMALI'

"2013 yılından bu yana özellikle beş aydır, müzakere sürecinin baş aktörü olmasına rağmen, Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a uygulanan tecrit barışa ve demokrasiye giden tüm kanalları tıkatmıştır. Bizler açısından barışın teminatı olan Sayın Abdullah Öcalan ile derhal görüşmelerin başlatılıp ve bu sürecin barış demokrasi lehine gelişip büyümesi için Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın özgürlük koşullarını sağlaması gerekmektedir." 

Suruç'taki katliama da değinerek, AKP'nin halka karşı topyekun savaş ilan ettiğini söyleyen Gülenç, "Medya Savunma Alanları'na yönelik gerçekleştirilen hava saldırısı ve saldırılar sonucu doğa katliamı gerçekleştirip Kürdistan'ın tüm dağları hunharca ateşe verildi. Köy, mezra ve yaylalar boşaltılıp '90’ları aratmayıp soykırım ve katliamlar gerçekleştirildi" dedi.

'HİÇBİR DEVLET KURUMUNU MEŞRU BULMUYORUZ'

Öz savunma vurgusunda da bulunulan açıklamada, devletin hiçbir yetkilisinin meşruiyetinin kabul edilmeyeceği ve halkın kendini yöneteceği kaydedilerek, şunlar ifade edildi:

"Zergele köyüne yapılan bombardıman sonucunda sekiz sivil insanımız katledilmiştir. Yine en son olarak 7 Ağustos'ta Silopi'de halkımıza yönelik gerçekleştirilen topyekun imha saldırılarında üç masum insanımızı katledilmiştir. Gerçekleştirilen bu katliam karşısında biz Şırnak Halk Meclisi olarak devleti reddetmiyoruz. Ancak bu şekilde devletin kurumlarıyla yürüyemeyeceğimizi söylüyoruz, bunun için bu kentte bulunan devletin tüm kurumları bizim için meşruiyetlerini kaybetmiştir. Bu şekli ile devletin hiçbir atanmışı bizi yönetemeyecektir. Bundan sonra halk olarak öz yönetimimizi esas alarak demokratik temelde yaşamımızı inşa edeceğiz. Bundan sonra da gelişecek tüm saldırılar karşısında demokratik öz savunmamızı gerçekleştireceğiz." 

Cizre, İdil, Silopi ilçelerinde de basın açıklaması yapıldı.