ANKARA- "Büyük insanlık, büyük
barış" sloganıyla 1 Kasım seçimlerine hazırlanan Halkların Demokratik
Partisi (HDP), aday tanıtım toplantısını Ankara'da gerçekleştiriyor.
Etkinliği Diyarbakır Büyükşehir Belediye
Eş Başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, Mardin Büyükşehir Belediye Eş
Başkanı Ahmet Türk, Halkevleri Genel Sekreteri Samut Karabulut, ESP Genel
Başkan Sultan Ulusoy, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun da katıldı.
HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ
ve Selahattin Demirtaş, salondakilerin yoğun alkışları eşliğinde salona girdi.
Ardından iki eş başkan birlikte kürsüye çıkarak seçim bildirgesini açıkladı.
Demirtaş, Türkiye'nin 7 Haziran'da çok
önemli bir tercih yaptığını belirtti, "Biz 7 Haziran'da Türkiye'ye umudu
yaydık" dedi. Demirtaş, "7 Haziran umudunu hazmedemeyenler 1 Kasım'da
bir kez daha yenilgiyi tatmak istiyorlar. Bizim görevimiz de bu yenilgiyi bir
kez daha tattırmak olacak" diye konuştu.
7 Haziran seçim müziğini dinletti,
ardından Yüksekdağ, "Siyasi iktidarın, Saray'ın hırsı Türkiye‘nin
geleceğini karartmadan önce, savaş başlamadan önce umut ve neşe vardı.
Saflarımızda biriken o büyük enerji Türkiye'ye de büyük bir umut açmıştı"
dedi. HDP'nin bütün halkların çoğunluğunu ve birliğini temsil ettiğine dikkat
çeken Yüksekdağ, "Türkiye'nin geleceğini karartanlar bu ışıktan korktular.
Türkiye halklarının yeni bir siyasetle aydınlanmasını istemediler" diye
konuştu.
Halkların büyük insanlığın değişim gücü
olabileceğini gösterdiğine dikkat çeken Yüksekdağ, "Hiçbir zulüm
saltanatının sonsuza kadar var olmayacağını gösterdiler. 7 Haziran seçim
sonuçlarının en büyük başarısı buydu. Mümkündür, başarabiliriz. Yan yana yürek
yüreğe oldukça değiştirebiliriz. Esas korktukları da buydu" dedi.
Yüksekdağ, saltanat sevdalılarının 7
Haziran'da yönetemeyecekleri bir halk gerçeğinden korktuklarını anlattı.
İktidarın 1 Kasım seçiminde de başaramayacağına dikkat çeken Yüksekdağ,
"Sizin süreciniz bitti. Artık Saray ve AKP hükümetinin siyasi anlayışı
Türkiye'nin tarihinde geçmişinde kalacaktır. Türkiye kendi geleceğini 7
Haziran'da seçti. Çoğulculuğu seçti, birlikte yaşamayı seçti."
"HDP barajı geçerse kaos olur"
sözünü hatırlatan Yüksekdağ, "İşte bu kadar açık bir savaş var karşımızda.
7 Haziran'dan sonra 21 çocuğun ölümüne yol açan çok karanlık bir savaş var. 400
vekili vermeyen halkımıza bugün savaş ve zulümle cevap veriliyor. Siyasi
iktidar her yerde özellikle de Kürt kentlerinde yenilginin faturasını halklara
çıkartıyor. Bizim sözümüz eylemimiz gayet güçlü olacak. Dün barış dedik, bugün
inadına barış diyoruz. Dün Bizler dedik, bugün inadına HDP diyoruz. Dün Büyük
insanlık dedik, bugün Büyük insanlık ve büyük barış dedik. Dün sizi sultan
yaptırmayacağız, başkan yaptırmayacağız dedik. Bugün de yine
başaramayacaksınız, sizi diktatör yaptırmayacağız" diyoruz.
Yüksekdağ, "1 Kasım'da Saray‘ı
barış altında bırakacağız, halkların iradesine saygı duymayı öğrenecekler.
Öğrenmiyorlarsa gidecekler" dedi.
Yüksekdağ, şöyle konuştu: "1
Kasım'da daha büyük kazanmanın sözünü veriyoruz, halkın demokratik öz yönetim,
doğrudan yönetime katılma ve yönetimi paylaşma iradesini zafere taşıma sözü
veriyoruz. Biz kazanacağız, inadına HDP, inadına barış, inadına zafer, inadına
mücadele"
Ardından "Doğru söyledi"
diyerek Demirtaş söz aldı. HDP, halklara üçünçü bir seçeneği yaratmak için yola
çıktığını anlatan Demirtaş, "Bizi teklik etrafında buluşturmaya çalışmak
kelimenin tek anlamıyla hataydı. Şimdi yeni bir anlayışla yola devam etmek
istiyoruz. Teklik politikalarına karşı birlik politikalarını savunduk. Nar gibi
dediğimiz bir kabuğun içinde binlerce tane bir arada yaşamak istiyoruz"
dedi.
Temel mesele ve başlıklarla büyük bir
değişim ve dönüşüm tarihsel süreci ile karşı karşıya olduklarını anlatan
Demirtaş, "Bir geçiş sürecindeyiz. Bir geçiş sürecinin demokratik kazanıma
dönüşmesi için çalışmalıyız" dedi,
“Türkiye'nin HDP'ye ihtiyacı var"
diyen Demirtaş, "Halklar ne kadar gerçekse, sokakta yürüdüğünüz,
çalıştığınız insanlar ne kadar hakiki ise HDP o kadar gerçektir" dedi.
Demirtaş, "Evet rejim değişecek
ancak demokratik bir rejim inşa edeceğiz. Gandi'nin dediği gibi, adaletsiz bir
rejimi adaletle yıkınız ve halkın önüne kansız bir elle çıkınız" diye
konuştu.
Rüyaları gerçekleştirmenin yolu
uyanmaktır, biz uyananların partisi olarak inadına HDP diyoruz" diye
konuştu.
Ardından HDP'nin seçim şarkısı
dinletildi.
Daha sonra da eş başkanlar, seçim
bildirgesini sundu.
Yüksekdağ, seçim bildirgesinde
kadınlarla ilgili bölümü aktardı, "Kadınlar hep birlikte başaracağız.
AKP'nin savaşını biz kadınlar durduracağız. Meclis'te kadının ve toplumsal
vicdanın sesi olacağız" dedi. "Türkiye'de ilk defa eşbaşkanlık
sistemini programına partisine alan partimiz, yetmez, eş muhtarlık,
eşbaşbakanlık, eşcumhurbaşkanlığı olacak" dedi.
Kadınların yoğun alkışını aldı.
Demirtaş, derhal silahların iki taraflı
durdurulmasını, akan kanın durdurulmasını, yeniden diyalog masasına dönülmesini
sağlayacaklarını belirtti, "Sonuna kadar savaş diyenlere karşı sonuna
kadar barış diyeceğiz" dedi.
Özyönetimin gönüllü birliğin güvencesi
olduğunun altını çizen Yüksekdağ, özyönetimin demokratik çözümün de adresi
olduğunu vurguladı.
Demirtaş ise, tekçi değil, demokratik
cumhuriyet istediklerinin altını çizdi, Cumhurbaşkanının yetkilerini
sınırlandıracaklarını ve sembolik düzeye çekilmesini hedeflediklerini söyledi.
Yüksekdağ, barışçıl dış politika
yürüteceklerini anlattı: "Suriye'deki iç savaşın sona erdirilmesi,
halkların kardeşliğine ve eşitliğine dayalı bir demokratik çözümün ortaya
çıkarılması için çaba harcayacak. Rojava halkının açığa çıkardığı demokratik
yönetim iradesi tanınarak demokratik suriye yönetiminin yaşam bulması için
çalışacak" dedi.
Eşbaşkanlar bildirgede yer alan insan
hakları, yargı, anayasa, güvenceli yaşam ekonomisi, sosyal adalet, vicdani ret,
mülteciler, ekoloji başlıklarında da yapılacakları da sundu.
Sunumun sonunda Demirtaş, Yüksekdağ'a
"söz mü hepsini yapacak mısınız?" diye sordu.
Yüksedağ, "Yapacağız, etkilendiniz
mi?" diye sordu.
Demirtaş, "Etkilenmedim değil, oyum
HDP'ye" yanıtını verdi. İki eşbaşkan arasındaki diyalogu salondakiler
alkışlarla karşıladı.
Gençlik ile ilgili bölümü sunan
Demirtaş, salonda bulunan Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk'e
seslendi, "Sayın Ahmet Türk bu bölümle sizinle ilgili" dedi. Salon
yine gülerek ve alkışlarla yanıt verdi.
Eş başkanlar, "İnadına barış,
inadına HDP demeye devam edeceğiz" diyerek seçim bildirgesinin sunulmasını
tamamladı.
Yüksekdağ, "Bizler Türkiye'yiz, bu
ülkenin gerçeğiyiz ve hiçbir yere gitmiyoruz. Zulmedenler çok iyi bilsinler,
Meclis'teyiz, sokaktayız, tarladayız, okuldayız, fabrikadayız. Çok yakında
halklar olarak 'yönetimdeyiz' diyeceğiz gururla. Bizler hiçbir yere gitmiyoruz.
Ama isteyenler para kasalarını sakladıkları ülkelere giderbilirler. Bizler bu
ülkeyi savaş iktidarlarına teslim etmeyeceğiz. Halklarımızı böldürtmeyeceğiz,
evlatlarımızı öldürtmeyeceğiz" dedi.
Ardından da Demirtaş, "Halklarımızı
böldürtmeyeceğiz, evlatlarımızı öldürtmeyeceğiz" diye tekrarladı.
Eşbaşkanlar yoğun bir alkış eşliğinde salondan indi.
Ardından adayların tanıtımına
geçildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder