TEV-DEM, Suriye’nin krizden kurtarılması için
diyaloga inanan herkesi, her kesimi ve siyasi gücü, tüm halkları çelişkileri
bir tarafa bırakarak Danışma Toplantısı’nda birraraya gelmeye çağırdı.
Demokratik Toplum
Hareketi (TEV-DEM), yazılı açıklama yayınlayarak Suriye’deki tüm demokratik
çevrelere, toplumsal kesim ve kurumlara, Suriye’deki tüm halkların ve diyaloga
inancı olan tüm siyasi güçlerin temsilcilerinin içinde yer aldığı bir danışma
toplantısı düzenleyerek Suriye krizine kolektif çözüm bulmaya çağırdı.
TEV DEM’in yazılı
açıklaması şöyle: “Suriye’de büyük yıkıma yol açan halen sivillerin ölümüne
neden olan siyasal toplumsal kriz 5. yılında derinleşerek devam etmektedir. Bu
süreçte gerçekleştirilen onlarca toplantı ve konferansa rağmen Suriye’de krizin
aşılmasına dönük üzerinde uzlaşılabilecek uygun bir çözüme gidilememiştir.
Mevcut durumda ufukta Suriye sorunuyla ilgili olan uluslararası güçlerin de bir
uzlaşı ve çözüm planı görülmemektedir.
Şavaş ve
çatışmalar sonucunda yüzbinlerce insan öldürülmüş, 2 milyonu aşkın kişi
yaralanıp sakat kalmış, milyonlarcası da göç etmiş, Suriye viraneye
döndürülerek birçok kent, kasaba ve köy harabeye çevrilmiştir.
Bazı kesimlerin
ajandası ve projelerini gerçekleştirmek üzere Suriye’deki savaşa kanalize
edilen terörist gruplar, Suriye halklarının çıkarlarına karşı durmuştur. Bununla
da Suriye daha şiddetli ve yıkıcı bir sürece sokulduğundan bu derin yapısal
krizden çıkış da öyle basit değildir. Suriye bölgesel ve uluslararası güçlerin
çekiştiği bir çatışma ve savaş sahasına dönüşmüştür. Buna karşı Suriye
yurttaşları olarak bizler, bu süreçten gerekli dersleri almış olarak artık tüm
tarafların tarihi bir sorumlulukla hareket edip akan Suriye kanını durdurması
ve krizi sonlandırması gerektiğine inanıyoruz. Yine Suriye’nin halklar mozaiği
gerçeğinin korunmalı ve içerdeki toplumsal enerjinin heba olmasının önüne
geçilmelidir.
Demokratik Toplum
Hareketi (TEV-DEM) olarak hiçbir zaman yürütülen mezhep çatışmalarına
girmeyecek ve iktidar savaşının tarafı, parçası olmayacağız. Bizler barışçıl
seçenekte karar kılmış ve Arap, Kürt, Süryani diğer tüm halkların siyasi ve
toplumsal kesimleriyle üç kantonda (Cizîr, Kobanê ve Efrîn) demokratik özerklik
yönetiminin ilanında başarılı olduk.
Devrimimizin
başarısını taçlandırmak ve Demokratik Suriye’yi inşa etmek için tüm
bileşenlerimizin canı gönülden, tüm güçlerini seferber ederek birlikte hareket
etmesi gerekmektedir. Bu birlik, Suriye’de yaşanan kriz ortamından çıkış için
tek yol haritasıdır. Gerçekleşecek olan ulusal birlik, tüm ulusal güçlerin
temsilcileri, siyasi partiler, toplumsal kuruluşlar, inanç gruplarının yer alacağı
bir zemin üzerine inşa edilecektir. Siyasi bir çözümün koşulları ancak bu
dayanışma görüşmeleri sayesinde oluşacaktır.
Suriye halkları
arasında yaratılmak istenen çelişkiler karşısında ulusal ve bölgesel güçlerin,
koruyucu bir misyon üstleneceğine inanıyoruz. Tüm güçlerin ahlaki ve vicdani
bir sorumlulukla görüş birliği yapması halinde elde edeceği başarı şansı
Suriye’deki krizin aşılması için gerekli anahtar olup kapıları açacaktır. Bu
temelde atılacak demokratik adımların ve halkların çıkarlarına olacak her yolun
bizleri demokratik Suriye’ye ulaştıracağının ve böylelikle uluslararası
anlaşmalar ve kanunlar nazarında güçlü bir pozisyon elde edeceğimizin
bilinciyle hareket etmeliyiz.
Suriye’de
süregelen kriz ortamını halkların iyiliği temelinde çözümlemek ve bu
topraklarda yaşayan halklar ve inanç grupları arasında yaratılmak istenen tüm
çelişkileri boşa çıkarmak için Kürt, Arap, Süryani, Çerkes, Çeçen, Asuri,
Ermeni, Türkmen halklarına ve Müslüman, Dürzi, Hristiyan inanç gruplarından
olan herkese birlik olma çağrısında bulunuyoruz.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder