Suruç İçin Adalet Platformu'nun
tanıklarla yaptığı görüşmeden ortaya çıkan sonuç: Polis katliam günü özellikle
Amara Kültür Merkezi'nin çevresinden çekilmişti ve kentteki kameraların
bazıları kapatılmıştı.
Suruç İçin Adalet
Platformu, 33 devrimcinin katledildiği Suruç'a giderek, tanıklarla görüştü,
incelemelerde bulundu.
Platformun
çalışmalarına ilişkin bilgi veren Avukat Özlem Gümüştaş, Amara Kültür Merkezi
yönetici ve çalışanları ile HDP ve DBP eşbaşkanları ile katliam öncesi, katliam
anı ve sonrasına dair görüşmeler yaptıklarını söyledi.
Urfa Barosu ile de
bir araya geldiklerini anlatan Gümüştaş, yarın Urfa Cumhuriyet Başsavcısı ve
soruşturmayı yürüten "terör ve örgütlü suçlar" savcısı İhsan Güngör
ile görüşüp, dosyaya ilişkin bilgi alacaklarını belirtti. Gümüştaş,
soruşturmanın genişletilmesine dair taleplerini de savcıya ileteceklerini
söyledi.
Amara Kültür
Merkezi'nin bahçesine bakan MOBESE kamerasının çalıştığını hatırlatan Avukat
Gümüştaş, "Savcıya tüm kamera görüntülerinin toplanıp toplanmadığını
soracağız, ayrıca olaya tanık olan gazetecilerle de görüşeceğiz" diye
konuştu.
Platform
çalışmalarını yarın Urfa Barosu ile birlikte yapacağı açıklama ile sona
erdirecek.
TANIKLAR NE
SÖYLEDİ?
Avukat Özlem
Gümüştaş'ın verdiği bilgiye göre tanıklar, şunları söyledi:
"Burası çok
hassas bir bölge. En küçük bir basın açıklamasında bile emniyet çok yoğun önlem
alır. Eylemin olmadığı günlerde bile Amara Kültür Merkezi'ne açılan cadde ile
yakınımızdaki Kaymakamlık binasının önünde polis ekipleri bekler.
Kaymakam'la
defalarca görüşüldü, SGDF'nin programı aktarıldı. Bütün ayrıntılara hakimdiler.
Önce girişe izin vermeyeceklerini söylediler, 'Değişik bilgiler geliyor'
dediler. Son gün ise 20 kişinin geçişine izin verileceğini, bunun SGDF'ye
iletilmesini istediler. Biz de gençlerin geleceğini, Amara Kültür Merkezi'ne
yerleşeceğini, dinlendikten sonra sınır köylerine gideceğini söyledik.
Patlamanın hemen
ardından polis geliyor. Önce 2 sivil araç, ardından TOMA ve panzerler geldi.
Caddenin iki girişini kapattılar. Yaralıların taşınmasına engel oldular, zaten
daha sonra da gaz bombasıyla saldırdılar. Polis yığınağından yaralıları
taşıyacak sedyeler bile sokulamadı.
Olay yeri
incelemesi ve otopsi akşam saatlerinde oldu. Olay yerinde 24 kişi yaşamını
yitirdi. Dolayısıyla kan kaybından yaşamını yitirenlerin de olması ihtimali
yüksek.
Olay gününde de
gelip giden çok oldu.
Otogarın kamerası
katliamdan önceki 3 gün boyunca çalışmadı. Polis, normalde otogar ve
işyerlerindeki kameraların çalışmasını çok dikkat eder.
Olay yeri
incelemesi sürerken, kültür merkezinin bulunduğu Aligör Caddesi üzerinde
motosikletli bir şüpheli halk tarafından durdurulup, arandı. Çantasında IŞİD
bayrağı çıktı. Polise teslim edildi. Polis bu kişiyi kalabalıktan uzaklaştırıp,
Amara Kültür Merkezi'nin içine soktu. Sonra da gören olmadı. Ancak tıraş edilip
tipi değiştirilerek kaçırıldığını düşünüyoruz."
Avukat Özlem
Gümüştaş, SGDF'lilerin de katliam günü motosikletli bir kişinin gelip, Kültür
Merkezi'ndeki bir kişiye işaret ettikten sonra gittiği yönünde tanıklıklarda
bulundukları söyledi, "Dolasıyla başka şüpheliler de var" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder